Açık By-Pass Nedir?

09.02.2024
354
Açık By-Pass Nedir?

Kalp damar hastalıkları tüm dünyada en sık görülen ve en çok can kaybına yol açan sağlık problemlerinin başında gelir. Günümüzde yaygınlaşan sedanter yaşam tarzı, yanlış beslenme alışkanlıkları, yoğun stres gibi faktörler nedeniyle kalp hastalıklarının görülme sıklığı her geçen gün artış gösterir. İleri derece kalp damar hastalığı olan hastalarda kalp sağlığının korunmasına yönelik çeşitli girişimsel yöntemlerin uygulanmasına ihtiyaç duyulabilir. Oldukça sık uygulanan girişimsel kalp damar hastalıkları tedavilerinden biri bypass ameliyatıdır.

Bypass Nedir?

Bypass, kalp damar hastalıklarının seyrinde kalbin dokularına oksijen ve besin yönünden zengin kanı ulaştıran koroner damarlarda meydana gelen ileri derece darlık veya tıkanıklıklarda, görevini yerine getiremeyen damar yerine yeni bir damarın dolaşıma eklenerek alternatif bir dolaşım sağlanması işlemidir. Bypass sayesinde kalp dokularının oksijen ve besin desteği korunarak kalp krizi gibi ciddi kalp damar problemlerinin tekrarlamasının önüne geçilir.

Bypass ameliyatı tıkanan veya daralan damar sayısına göre daha karmaşık ve zorlu bir prosedür haline gelebilir. Tek bir damarda tıkanıklık olan hastalarda tek bypass yapılırken etkilenen damar sayısına göre ikili, üçlü veya dörtlü bypass operasyonu yapılması gerekebilir. Bu ise hem cerrahinin süresini hem olası risklerini hem de işlemin zorluğunu ve karmaşıklığını artırır.

Etkilenen damar sayısının yanında bypass iki farklı yöntemle gerçekleştirilebilir. Geleneksel veya açık bypass cerrahisinde hastanın göğüs kafesi ameliyatla açılarak kalp açığa çıkarılır. Özel ekipmanlar yardımıyla hastada yapay dolaşım sağlanarak kalbin operasyona hazır hale gelmesi hedeflenir ve hareketsiz olması sağlanan kalpte damar değişimi gerçekleştirilir. Kapalı (endoskopik) bypass olarak bilinen diğer yöntemde ise koltukaltından yapılan ufak bir kesi üzerinden atmaya devam eden kalp üzerinde damar değişim işlemi sağlanabilir. Hangi cerrahinin uygulanacağı hastanın sağlık durumu, ek hastalıkları, kalp hastalığının şiddeti gibi parametrelere bağlı olarak belirlenir.

Açık Bypass Neden Yapılır?

Sağlıklı kişilerde özellikle hareketsiz yaşam tarzı, kalori bakımından yoğun beslenme ve vücutta yağlanma, ciddi stres gibi etkenler nedeniyle damar içinde kanın akış sağladığı boşluk, damar sertliği adı verilen yağ tabakalarının gelişmesi nedeniyle zamanla daralmaya başlar. Damarlardaki bu yağ plaklarının çeşitli nedenlerle zarar görmesi durumunda ise damar içinde pıhtılaşma tetiklenebilir ve damarın tamamen tıkanmasına yol açabilir. Damarlarda ciddi darlık veya tıkanıklık gelişen kişilerde damar dolaşımı bozulduğundan kalp kasları yeterli oksijen ve besine ulaşamaz ve canlılıklarını yitirmeye başlar. Bu durumda hastalarda yaşamı tehdit edici problemler ortaya çıkar.

Hastaların sağlığının tekrar kazandırılabilmesi için daralan veya tıkanan damarın tekrar açılarak dolaşımın sağlanması gerekir. Buna yönelik olarak uygulanan medikal tedavilerin yanında, anijyografi olarak da bilinen damar içinden kontrast madde kullanılarak damarların görüntülenmesi ve darlık ya da tıkanıklık problemine müdahale edilmesi en sık kullanılan yöntemlerdir. Ancak damardaki problemlerin yaygınlığı ve şiddetine bağlı olarak bu yöntemlerin yetersiz kaldığı koşullarda damarların kullanılamaz kabul edilmesi durumunda, vücutta başka bölgelerden temin edilen alternatif damarlar kalbe aktarılarak dolaşım yeniden sağlanabilir.

Açık Bypass Kimlere Yapılır?

Bypass cerrahisi ileri derece kalp damar hastalığı olan hastalarda uygulanmakla birlikte çeşitli açılardan risk faktörlerine sahip kişilerde uygulanması sakıncalı kabul edilebilir. Bypass cerrahisi açısından aday olan hastalar bu faktörler açısından değerlendirilerek operasyon uygunluğu açısından önceden ele alınır. Açık bypass cerrahisinde göğüs kafesine uzun bir kesi yapılarak, geniş bir alanda cerrahi işlem uygulandığından komplikasyon gelişme riski de aynı oranda yükselir.

Aşağıdaki sağlık problemlerine sahip kişilerde operasyon sırasında veya sonrasında ciddi komplikasyon gelişme riski mevcut olduğundan bypass cerrahisi uygulanması uygun görülmeyebilir:

  • Diyabet hastalığı: Özellikle kontrolsüz kan şekeri yüksekliği olan şeker hastalarında hem damar yapılarının ileri derecede bozulması, hem de bağışıklık sisteminin baskılanması nedeniyle operasyon sonrası yara yeri dokularında ciddi dolaşım problemleri, iyileşme güçlüğü ve yara yeri enfeksiyonları gelişme riski artar.
  • Amfizem: Akciğer dokusunun başta sigara kullanımı olmak üzere çeşitli nedenlerle tahrip olmasına bağlı akciğer içinde hava depolanmasına amfizem adı verilir. Amfizemi olan hastalarda operasyon sırasında hava ceplerinin zarar görmesiyle hava kaçağı ve pnömotoraks adı verilen ciddi sağlık problemleri görülebileceği gibi; operasyon sonrasında akciğer kapasitesinin azlığı nedeniyle solunum yetmezliği gelişebilir.
  • Böbrek Hastalıkları: Kanın toksik maddelerden temizlenerek elektrolit adı verilen biyokimyasal maddelerin denge halinde tutulmasından sorumlu böbreklerin yeterli fonksiyon gösterememesi halinde operasyon sonunda hastalarda hayatı tehdit eden kalp ritim bozuklukları ve farklı sağlık sorunları ortaya çıkabilir.
  • Periferik arter hastalıkları: Kalp damarlarında olduğu gibi kol ve bacaklara giden ya da iç organların beslenmesinden sorumlu kan damarlarında da ileri derecede darlık sorunu olan hastalarda kalp cerrahileri sonrasında dolaşımın yetersiz kalmasına bağlı darlık olan dokularda hasar görme söz konusu olabilir. Yine bu hastalarda damar dolaşımında yaygın sertleşme ve darlıklar gelişmesi muhtemel olduğundan cerrahi sonrasında istenilen düzeyde yarar elde edilemeyebilir.
  • Kanama bozuklukları: Karaciğer hastalıkları, genetik problemler veya kan hastalıklarının seyrinde hastalarda kanama yatkınlık gelişebilir. Bunun sonucunda kalp cerrahisi gibi büyük ameliyatlarda hayatı tehdit edebilecek düzeyde ciddi kanamalar meydana gelebilir.

Açık Bypass Ameliyatının Riskleri Nelerdir?

Tüm açık kalp ameliyatlarında olduğu gibi açık bypass cerrahisi de büyük bir ameliyat olmasının getirdiği ciddi komplikasyon risklerine sahiptir. Günümüzde tıp teknolojisinin gelişmesiyle riskler minimuma indirilse de cerrahi sonrasında hastalarda komplikasyonlar gelişebilir. Hastaların cerrahi öncesi detaylı değerlendirmesi yapılarak farklı branşlarla koordineli şekilde ameliyat hazırlığının yapılması ve tecrübeli uzmanlarca bypass operasyonunun gerçekleştirilmesi sayesinde komplikasyonların görülme sıklığı ciddi oranda azalmıştır. Açık bypass cerrahisine bağlı olarak gelişebilecek komplikasyonlar aşağıdaki gibi özetlenebilir:

  • Kanama
  • Kalp ritim bozukluğu, aritmi
  • Damar içinde pıhtılaşma
  • Göğüs ağrısı
  • Yara yerinde enfeksiyon
  • Böbrek yetmezliği
  • Kalp krizi, kalp damarlarında tıkanıklık
  • Beyin damarlarında tıkanıklık, inme

Açık Bypass Nasıl Yapılır?

Açık bypass cerrahisi vücudun sağlığının korunması için her an çalışmaya devam etmek zorunda olan kalp üzerinde gerçekleştirilir. Bypass, ameliyat işlemi öncesi çeşitli önlemlerin alınmasını gerekli kılan, uzun ve karmaşık bir cerrahi süreçtir. Açık bypass ameliyatı süreci aşağıdaki gibi özetlenebilir:

  • Hastanın operasyon öncesi multidisipliner bir ekip tarafından operasyon uygunluğu değerlendirilerek anestezi uzmanı tarafından ameliyat hazırlığı tamamlanır, medikal tedavileri düzenlenir.
  • Operasyon öncesi hastanın medikal durumuna uygun şekilde genel anestezi uygulanır.
  • Kalp damar cerrahı hastanın göğüs kafesine tam ortadan dik uzanacak şekilde uzun bir kesi atarak göğüs kafesini açar. Bu açıklıktan kalp açığa çıkarılır ve operasyon alanı belirlenir.
  • Kalp üzerinde cerrahi işlemin yapılabilmesi için durdurulması gerekir. Bunun sağlanabilmesi için hastanın kan dolaşımının alternatif bir mekanizmaya bağlanması gerekir. Hastanın ana damarları kardiyopulmoner bypass makinesi (ECMO) adı verilen özel bir cihaza bağlanır. Bu cihaz sayesinde hastalarda yapay kalp ve akciğer fonksiyonları sağlanır ve dolaşım, kalp çalışmadan da sağlanabilir.
  • Kalp damar cerrahı operasyonda kullanılacak yeni damarı hastada önceden belirlenen vücut bölgesinden temin eder. Bu damar göğüs bölgesinde meme dokusunun beslenmesinden sorumlu damarlar veya bacaktaki büyük toplardamarlardan temin edilebilir.
  • Elde edilen greft damar kalpte ihtiyaç duyulan bölgeye nakledilerek köprüleme işlemi tamamlanır.
  • İşlem sonrası hasta ECMO cihazından ayrılır ve kalbin tekrar çalıştırılması sağlanır. Göğüs kafesi tekrar kapatılan hastanın operasyon sonrası takibi için yoğun bakım ünitesine yatışı sağlanır.
YAZAR BİLGİSİ