Kalp Nasıl Çalışır? Kalp Hastalıkları Nelerdir?

15.02.2024
196
Kalp Nasıl Çalışır? Kalp Hastalıkları Nelerdir?

Yaklaşık yumruk büyüklüğünde olan kalp, kas dokusundan yapılmış, içinde dört küçük odacık bulunan bir organdır. Kalp dört odacıktan oluşur. Üst iki odacık toplardamarlar yolu ile kalbe dönen kanı toplarlar. Alt iki odacık ise toplanan bu kanı belli bir hacme eriştikten sonra pompalama görevi yapmaktadır. Sağ kalp vücuttan gelen kanı toplar. Burada biriken kan, sağ karıncığın kasılmasıyla ‘pulmoner kapaktan’ geçerek ‘pulmoner arter’ yoluyla akciğerlere pompalanır. Sol kalp akciğerlerde oksijenden zenginleşmiş kanı toplar. Sol karıncığın kasılmasıyla ‘aort kapağı’ yoluyla ‘aort’a ve dolasıyla da tüm vücuda pompalanmış olur. Bu işlem erişkin bir insanda ortalama dakikada 70 kez tekrarlanır ve ‘nabız sayısı’ olarak adlandırılır.

Koroner arter hastalığı
Kalp kasını besleyen koroner arterler, ”aterosklero” denilen damar duvarında yağ ve kalsiyum birikimine bağlı olarak daralabilir. Sonuçta damardan geçen kan akımında bir azalma olur. Bir koroner arterin lümeninde %75 oranında daralma olursa o damarın beslediği alan yeterli kan ve dolayısıyla oksijen almaz. Bunun sonucunda da ”angina” denilen göğüs ağrıları başlar. Angina, kalp kasının yeterli kan ve oksijen alamadığını gösteren bir uyarıdır. Belirtileri; göğüste basınç, sıkışma, ağırlık hissi, yanma, sızlama ya da kola, boyunda ve çeneye vuran ağrı, bazen de bunlarla birlikte nefes darlığıdır. Angina, bir egzersizi takiben heyecanlandığı zaman ya da yemekten sonra başlayabileceği gibi, dinlenme sırasında da ortaya çıkabilir.

Koroner arter cerrahisi
Koroner arter cerrahisinin amacı, daralan ya da tam olarak tıkanan koroner damarların beslenmesi için, kalp kası bölgesine köprülüme (bypass) yöntemiyle kan taşımaktadır. Bu işlem kalp durdurularak (açık kalp cerrahisi) veya çalışırken (atan kalpte koroner arter cerrahisi) gerçekleştirilebilir. Bu amaçla, göğüsün iç kısmından alınan meme atardamarı, bacak yüzeysel toplardamarı veya kol atardamarı kullanılabilir. Eğer bu operasyon, hasta kalp krizi geçirmeden, bir başka deyişle, kalp kasının bir bölümü canlılığını kaybetmeden yapılmışsa angina yakınmalarının ortadan kalkmasını ve kalbin normal işlevini sürdürmesini sağlayacaktır. Yapılan araştırmalar bazı insanların koroner arter hastalığına yakalanma olasılığının daha yüksek olduğunu göstermiştir.
Bunlar arasında ortak bazı risk faktörleri şunlardır:
– Sigara içmek
– Doymuş yağlardan zengin gıdalarla beslenmek
– Yüksek tansiyon
– Şişmanlık (ideal kilonun %20’sinden daha fazla kilolu olmak )
– Stres
– Egzersiz yapmamak (hareketsizlik)
– Şeker hastalığı
– Ailede koroner arter hastalığı bulunması

Kapak hastalıkları
Normal kalp kapakları, kanı kalbin odacıkları arasında yönlendiren ince ve düzgün yüzeyli oluşumlardır. Bu kapaklarda doğumsal olarak ya da romatizmal ateş, kızıl ve diğer enfeksiyon hastalıklarına bağlı hasarlar görülebilir. Zaman içinde kapaklar kalınlaşır ve deforme olurlar. Bu değişiklik sonucunda kapakların açılması güçleşir (darlık) ya da tam olarak kapanamazlar (yetmezlik). En kısa hasara uğrayan kapaklar, mitral ve aort kapaklardır.

Kapak cerrahisi
Kapak cerrahisinde amaç mümkün olduğu kadar hastanın kendi kapağını onarmak ve doğal kapağı korumaktır. Ancak sıklıkla hasar görmüş kalp kapağının yapay bir kapakla değiştirilmesi gerekmektedir. Ameliyattan sonra bazı kişiler, belirtiler ortadan kalktığı için kendilerini hemen iyi hissetmeye başlarlar. Ama çoğu hastada ameliyatın yararlarının tam olarak ortaya çıkabilmesi için birkaç ay geçmesi gerekmektedir.

Kan sulandırıcı
Kan sulandırıcı ilaçlar, kanın pıhtılaşması için gereken zamanı uzatmaktadır. Eğer bu ilaç kullanılıyorsa, belirli aralıklarla protrombin zamanı (PTZ ve INR) denilen kan testinden yaptırmanız gerekmektedir. Çünkü her insanın bu ilaca olan cevabı farklı olmaktadır. Kan sulandırıcı ilaç kullanırken, kanama belirtileri konusunda dikkatli olunmalıdır.
Aşağıdakilerden biri veya daha fazlası görüldüğünde hemen doktora başvurulmalıdır.
– Dışkınızın katran gibi siyah renkte olması
– Pembe veya kırmızı renkli idrar
– Vücutta yaygın morarma ve şişlikler
– Şiddetli baş ağrısı ve karın ağrısı
– Kahve telvesi şeklinde kusma
– Aşırı miktarda burun kanaması
– Adet kanamalarının öncesine göre daha uzun sürmesi ve aşırı miktarda olması

YAZAR BİLGİSİ